Kurucumuz

EVr0gnİkitelli Organize Sanayi Bölgesi Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinin (İOS BML ) alanında Türkiye’nin ilk özel eğitim kurumu olduğunu belirten Kurucu Başkan Tahir Fırat Şuekinci, bölge sanayisinin nitelikli işgücü sorununu çözmeyi amaçladıklarını söyledi.

Ikitelli Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığının katkılarıyla yaptırılan İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi 25 Kasım 2013 tarihinde resmi olarak açıldı. Öğrencilerine yüzde 100 burslu ve kolej statüsünde eğitim imkanı sunan İOSBML, Türk sanayisinin ara eleman ihtiyacına cevap verecek, kendine güvenen, donanımlı bireyler yetiştirmeyi hedefliyor. Beş dalda eğitim veren kurumun Kurucu Başkanı Tahir Fırat Şuekinci okulun yapısı ve çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.

İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi ne zaman, kimlerin öncülüğünde kuruldu?

İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinin 2012 yılı sonunda yapımına başlandı. Mülkiyeti İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığına ait olan, 705 ada 1’nolu parseldeki meslek ve teknik öğretim alanında, İkitelli OSB Müteşebbis Heyet Başkanlığı tarafından, İstanbul Valisi, Müteşebbis Heyet ve Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Avni Mutlu’nun öncülüğünde yapılmış Topkapısur Okulları kurucu temsiciliğini üstlenmiştir. 25 Kasım 2013 tarihinde; “Özel İOSB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinin” resmi açılış töreni yapıldı.

Kurumun yapısı, kuruluş misyonu ve eğitim prensipleriyle ilgili bilgi verir misiniz?

Özel İkitelli OSB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığının katkılarıyla yaptırılan, yüzde 100 burslu ve kolej statüsünde eğitim veren bir kurumdur. Türkiye’de ilk ve tek özel teknik ve endüstri meslek lisesi olma özelliğini taşıyan kurumumuz, sanayimiz için önemli bir ara eleman gücü yaratacak kapasitedir. Kuruluş misyonumuz uyarınca İkitelli’nin, İstanbul’un ve Türkiye’nin yaşadığı nitelikli işgücü sorunu için çözüm yaratmak ve kendine güvenen, donanımlı bireyler yetiştirmek amacı taşıyoruz. Sanayi ve üretim potansiyeli yüksek bir bölgede nitelikli işgücü sorunu yaşanmamalı diye düşünüyoruz. Zira ülkemizin gelişimine katkıda bulunmak, işsizliğe çare olmak için benzerimiz olan kurumların faaliyete geçmesi zorunlu hale gelmiştir. Eğitim ülkemizin en önemli sorunuyken mesleki eğitim çok daha sorunlu bir hal aldı. Mesleki eğitimde öncelikli eğitim prensibimiz; ne yaptığını bilen, tercihlerini doğru belirleyen, gelişen ve yenilenen teknolojiye ayak uydurabilen, öngörüleri yüksek, disiplinli, özverili bireyler yetiştirebilecek kaliteli bir yapıyı koordine etmektir.

Hangi alanlarda eğitim veriyorsunuz? Okulunuzun teknik olanaklarıyla ilgili olarak neler paylaşabilirsiniz?

Öğrencilerimize; elektrik elektronik (tesisat ve pano monitörlüğü – görüntü ve ses sistemleri), kimya teknolojisi, makine teknolojisi (bilgisayarlı makine – cnc), otomotiv (oto elektro mekaniği – oto gövde – oto boya), endüstriyel otomasyon sistemlerinden oluşan beş alan ve sekiz dalda eğitim veriyoruz. Okulumuz; 58 dersliği, 24 atölyesi, beş laboratuarı, kapalı spor ve konferans salonu, mutfak ve yemekhanesini içinde barındıran son teknolojiyle dizayn edildi. 1800 öğrenci kapasiteli, yüzde 100’ü burslu bir özel okul olarak, 24 kişilik sınıflarda kolej statüsünde eğitim veriyoruz. Alanında uzman öğretmenlerin eşliğinde, teknik ve mesleki deneyimlerin uygulamalı olarak paylaşıldığı okulumuzda, öğrencilerimize idari birim ve öğretmenlerimize ulaşma kolaylığı sağlandı. Öğrencilerimiz, aile ortamında eğitim almanın yanı sıra, sanayi bölgesinde yer alan bir okulda firmalar ve işyerleri ile yakın temas kurma imkanı buluyor. Hedefledikleri iş dallarının nasıl bir çalışma alanı yarattığını gözlemleme şansına sahip olmakla birlikte, o mesleğe ilişkin deneme sürecine de şahit olma şansı yakalıyor. Son teknoloji gözetilerek yapımı tamamlanan okulumuz bir bireyin donanımlı yetişmesini sağlamakla beraber hedeflerini belirleyebilecek olanaklar da sunuyor.

Teknik eğitim imkanı sunan kurumlar Türk sanayisinde yaşanan nitelikli ara eleman sorununa çözüm olabilir mi?

İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde yaşanan nitelikli ara eleman sorununa çözüm olabileceğimize inanıyorum. Çevremizde faaliyet gösteren birçok sanayi kuruluşunun okulumuzdan mezun olacak öğrencileri beklediğini biliyoruz. Türkiye’nin sanayisi güçleniyor, gelişiyor ve büyüyor. Ancak bu büyümeye eşdeğer sayılabilecek mesleki eğitim alabilen birey sayısında bir değişim söz konusu değil. Üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun olabilirsiniz fakat işi deneyimleyerek öğrenemediyseniz başarılı olma şansınız azalır. Mesleklerinde son derece başarılı doktor ya da mühendisler yetiştirebiliriz. Fakat doktora ve mühendise katkı sunacak yardımcı kadroları yetiştiremezsek sorunlarımızı çözemeyiz. Kurum olarak bu düşünceyle eğitim hayatımızı şekillendiriyoruz. Nitelikli ara eleman ihtiyacı tüm sektörlerin ortak sorunudur. Bu soruna çözüm olabilecek yatırımlar ise hızla hayata geçirilmelidir.

Teknik eğitim veren kurumların desteklenmesi noktasında kimlere ne tür görevler düşüyor?

Okul olarak şanslı olduğumuzu düşüyoruz. İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı gibi bir kurumun, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Başkan Vekili Nihat Tunalı gibi kıymetli isimlerin desteğini aldık. Elbette ki devlet desteği ve politikaları da son derece önemlidir. Görev tanımlamasını bütünsel düşünmek gerekiyor. “Devlet- Sanayici-Eğitimci” üçlemesi bu işin yüklenilmesinde öncelikli faktörlerdir. Kamu otoritesinin eğitim yatırımına önem vermesi tek başına yeterli değildir. Sanayicimizin, iş adamlarımızın ve eğitimcilerimizin de gerekli özveriyi göstermesi ve yatırımlara katkı sunması şarttır. Teknik ve mali destek, akademik ve idari destekle güçlendirilmelidir. Kısacası Türkiye’nin eğitim profilini değiştirmek isteyen herkese görev düşmektedir.

Türkiye’de teknik eğitimin niteliğinin yükseltilmesi için neler yapılmalı? Kurum olarak izleyeceğiniz yolları belirlerken sanayileşmiş ülkelerdeki doğru modelleri inceleme fırsatı buldunuz mu?

Ülkemizde bazı rakamsal verilere bakmak gerekiyor. Örneğin Türkiye’de 5 bin meslek lisesi eğitim veriyor. Fakat ihtiyacı karşılamıyor. Çünkü Türkiye’nin sürekli artan genç nüfusu var. TÜİK verilerine göre 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 74 milyonluk nüfusumuzun yüzde 17’sine (12 milyon) denk geliyor. Bu sayıda genç nüfusa sahipseniz eğitime yatırım yapmalısınız. Gençlerin meslek kazanması ve iş hayatına sağlam temellerle atılması sağlanmalıdır. Sadece üniversiteyi hedefleyen bir eğitim anlayışından vazgeçmeliyiz. Bu konuda bilgilendirme programları düzenlenmeli; öğrenciler ve aileler tatmin edici bilgiye ulaştırılmalı. Sanayileşmiş ülkelerle Türkiye’yi kıyasladığımızda kat etmemiz gereken uzun bir yol olduğunu görüyoruz. Örneğin insanlarımızın genelinin Almanya’da ya da yurt dışında yaşayan bir yakını mutlaka vardır. Üniversite okumadan meslek sahibi olmuş bir akraba örneğini hepimiz verebiliriz. Demek ki; üniversite okumadan da, mesleğe yönelik eğitimlerle iş deneyimi kazanabiliyorsunuz. Almanya ve sanayileşmede atağa geçmiş ülkelerde dikkat çeken bir husus da; meslek okullarının, büyük sanayi tesislerinin ve işyerlerinin yanında kurulmuş ve işletmeler üstü mesleki eğitim merkezlerinin faaliyete geçmiş olmasıdır. Tüm bu gelişmelere bakınca, bizden önce sanayide başarıyı yakalamış ülkelerin geldiği nokta daha önemli hale geliyor. İkitelli OSB Başkanlığı öngörülerini yüksek tutmuş, sanayinin içinde Özel İkitelli OSB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesini açarak önemli bir adım atmıştır. İnanıyorum ki sanayileşmiş ülkelerin uyguladığı doğru modellere adapte olan ülkemiz de hızla atağa geçecektir.

Eklemek istedikleriniz?

Sesimizi ne kadar duyurursak o kadar etkili oluruz. Okulumuzu merak eden öğrencilerimize ve velilerimize kapımız her zaman açık. Kafalarında oluşan sorular varsa bize ulaşabilir, bilgi alabilirler. Bunun için www.iosbmesleklisesi. k12.tr adresinden bizi takip edebilirler. Eğitime hizmet eden her elin öpülesi olduğunu düşünüyor ve katkısını eğitimden esirgemeyen herkese şükranlarımızı sunuyoruz.